Çok yakın tarihlerde, Göztepe sayesinde ismini duyurduğunu unutanlar var. Kendilerince haklıdırlar elbette. Yakın geçmişe döndüğümüzde, Buca'yı Buca yapan başkanlardan en önde gelenlerden biri Yusuf Muhafız değil midir? Peki bu insan camiada önde gelen, güenilen Göztepelilerden değil midir? Hatta aynı kişi, başkanlığı döneminde sırf Göztepeli olduğu için Bucaspor'un renklerine Göztepe'nin "kırmızı"sını eklememiş midir? Ama aynı renk, Muhafız'ın başkanlıktan ayrıldığı anda kaldırıldı.
Göztepe güzel günler yaşarken, Bucasporluların favori kardeşi idi. Tribünlerde buca atkısı kadar Göztepe atkısı, hatta belki daha da fazlası bulunurdu.
Tüm bu yakınlaşmalar Göztepe'nin güllük gülistanlık günlerinin son demlerine kadardı. Ama Göztepe'ye kötü gününde sahip çıkan nedense sadece kendi taraftarı oldu. Sakaryasporluların açtığı "Gözler hep seni arar şanlı Göztepe" pankartı ise, adeta herkese gerçek dostluğu gösteriyordu. Medyadaki popüler deyimle "tribünlerde aranan görüntülerden biri" idi. Aynı erdemi her taraftardan beklemek yanlış olur. Ama iyi günde herşey yolunda iken, bir değerden nemalanmak uğruna yapılan şeylerin onda biri, kötü günde yapılmıyorsa burada art niyet vardır.
Daha yakın bir ifadeyle bakıldığında, Bucaspor'luların "Göztepe'yi stadımızda istemiyoruz" demeleri tam anlamıyla bir nankörlüktür. Buna söylenebilecek tek söz; "yumurta çıkmış kabuğunu beğenmemiş"tir.